Öykü, erken dönem barok müziğiyle ilgilendiğini belirterek, “900’lü yıllarda başlayıp 1600’lerde noktalanan, bir klasik müzisyenin genelde elini sürmediği bir dönemle ilgileniyorum.” şeklinde konuştu.
“Yeter, artık biz üretelim dedim”
Yerli arp üretmeye başlamasının nedenlerine değinen sanatçı, şunları aktardı:
“Çok fazla talep var ve ülkede bu taleplere yetişecek kadar arp yok. Çoğu kez bizden ders almak isteyen ama arp bulamayan öğrencilere rastladık. Daha sonra bu sıkıntılar birike birike, ‘Yeter, artık biz üretelim.’ dedim. Üretime başladığımız zaman, elimde arp kalmamaya başladı. Hatta öyle ki örnek olarak göstereceğim bir arpa bile talip oldular. Daha sonra yavaş yavaş yurt dışına da açılmaya başladık.”
Zeynep Öykü, barok türü arpların ustalarının dünyada çok az olduğuna vurgu yaparak, “Arp eğitimimi ABD’li müzisyen Howard Bryan’dan aldım. Onun ölçüleriyle ve uzun yıllar biriktirdiği bilgileri kullanarak arp üretmeye başladım.” dedi.
Yerli arpın üzerindeki işlemeleri de kendisinin yaptığını belirten Öykü, markadaki Anadolu vurgusunu şekle yansıtabilmek için arplarını Türk motifleriyle süslediğini söyledi.
Müzisyen Öykü, yerli arpın diğer aksamlarını da kendi atölyesinde üretmek istediğini kaydederek, “Ağaç olarak genellikle ceviz ağacını kullanıyoruz. Arpların metal aksamını da kendimiz üretiyoruz. Sadece tellerini ABD’den alıyorum. Onları da artık, tel üretimi yapan bir fabrikayla iş birliği içine girerek kendim üretmek istiyorum.” ifadelerini kullandı.
“Ürettiğimiz küçük arptan büyük arp kadar ses çıkıyor”
Yurt dışı konserlerinde Anatolian Harps’ın beklenenin çok üstünde beğeni aldığını vurgulayan Öykü, şu bilgileri verdi:
“İlk yaptığımız arpı ABD’ye sattık. ABD’den Türkiye’ye gelen Amber James isimli bir arpist beni buldu. Arp yaptığımı öğrenince, benden Anadolu motifli bir arp yapmamı istedi. Kendisine çini motifleriyle bir arp yaptık. Daha sonra bir konser için Japon bir arp sanatçısı gelmişti. Arplarımızı denemek istedi ve şok geçirdi, küçük arptan nasıl bu kadar gür ses çıktığını görünce. Çünkü bizim ürettiğimiz küçük arptan da büyük arp kadar ses çıkıyor. Bu da benim ustam Bryan’ın ölçüleri sayesinde oldu. Onun dışında Güney Afrika’da çok fazla arp çalan var. Orada büyük bir arp mağazası var ve arp festivali yapılıyor her yıl. Onlara örnek bir arp götürdüm ve orada 2 konser yaptık. O arp de çok beğenildi.”
Zeynep Öykü, yerli arp üretimini Bilecik’teki atölyesinde sürdürdüğünü ve atölyenin tadilatı bittikten sonra seri üretime geçmeyi planladığını kaydetti.
“Hedefimiz Asya pazarına girmek”
Yurt içi ve yurt dışında Anatolian Harps için ciddi talep olduğunun altını çizen Öykü, “İsrail, Afrika, Japonya ve ABD’ye arp sattık şimdiye kadar. Asya’da arp üreticisi neredeyse yok denecek kadar az. Onun dışında Suudi Arabistan ve Azerbaycan’da da pazar var. Hedefimiz Asya pazarına da girmek.” dedi.
Öykü, yerli arp üretimine öncülük etmesine ilişkin de şunları söyledi;:
“Arp üretmek her zaman için büyük bir hayaldi, özellikle ustam Howard Bryan ile tanıştığımdan beri. Şu an yaptığım şey büyü gibi geliyor bana. Bir şey yapıyoruz, yoruluyoruz, uğraşıyoruz ve sonunda sanki ağaca can veriyoruz. Sonunda ortaya çıkan, uzun yıllar insanları mutlu eden bir enstrüman oluyor.”
Konserlerini Türk üretimi arp ile veriyor olmaktan gurur duyduğunu kaydeden Öykü, 17 Haziran’da New York’ta vereceği konserde de Anatolian Harps’ı tanıtacağını dile getirdi.
Zeynep Öykü kimdir?
Zeynep Öykü 1991’de İstanbul’da doğdu.
Müzik eğitimine 10 yaşında piyano ile başlayan Öykü, resim eğitimi aldığı Cambridge’de 13 yaşında arp ile tanıştı.
Öykü, Türkiye’de Ceren Necipoğlu ve Şirin Pancaroğlu ile arp eğitimine başladı, dünyanın dört bir yanında en büyük arp ustalarını gezerek eğitimine devam etti.
Profesyonel müzik hayatına atıldıktan sonra, ABD’li “Wolves in The Throne Room”, Finlandiyalı “Imperia” başta olmak üzere çok sayıda yerli ve yabancı metal gruplarının albümlerinde ve “Taksim Taksim” isimli Osmanlı saray müziği ve dansları projesinde yer aldı.
Sanatçı, “Erken dönem müziği” üzerine uzmanlaşarak, klasik arp dünyasında bu türün önemli isimlerinden Isabelle Perrin, Marie Pierre Langlamet, Sylvain Blassel, Erika Waardenburg, Ernestine Stoop ve Saskia Kingma’nın yanı sıra caz arpisti Rosetty de Ruiter ile çalıştı.
Barok müziğe büyük ilgi duyan Öykü, dünyada çok az kişinin çaldığı “Arpa Doppia” olarak bilinen barok dönemin arpını Türkiye’de çalabilen tek müzisyen olarak biliniyor.
Sanatçının 2020’de piyasaya sürdüğü “1685” adlı solo albümünde ağırlıklı olarak 1685 yılında doğmuş Bach, Handel ve Scarlatti’nin eserleri yer alıyor.