Dokuzuncu Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel ve dönemin başbakanı Mesut Yılmaz tarafından 28 Kasım 1998’de açılışı yapılan santral, Elektrik Üretim Anonim Şirketi bünyesinde faaliyet gösteriyor.
Osmangazi ilçesine bağlı Ovaakça bölgesinde 655 dönüm arazide bulunan 1432 megavat kurulu güce sahip santralin 120 metre çapında 135 metre yüksekliğindeki devasa 2 soğutma kulesi Bursa’nın dört bir yanından görülebiliyor. Çevreci anlayışla üretim yapılan santralde çeyrek asırdır doğal gazdan elektrik enerjisi elde ediliyor.
Santralin İşletmeden Sorumlu Müdür Yardımcısı Onur Göksoy, AA muhabirine, santralde 4 gaz türbini, 4 atık ısı kazanı ve 2 buhar türbini bulunduğunu söyledi.
Göksoy, santralin ‘kombine çevrim’ mantığında çalıştığını belirterek, “Toplamda yüzde 55 verime sahibiz. Santralimiz 25 yıldır devrede. Normalde klasik bir kombine çevrim santralinin ömrü 25 yıl. Biz bu 25 yılı aslında tamamladık ancak bu 25 yıl içinde yaptığımız modernizasyon çalışmalarıyla 25 sene daha çalışabilecek durumdayız. Şu an ilk günkü verim değerimizin aynısını elde edebiliyoruz.” diye konuştu.
Sistemin çalışma prensibine ilişkin bilgi veren Göksoy, şöyle konuştu:
“Üretim doğal gaz türbinlerinde başlıyor. 4 gaz türbininde toplam 270 bin metreküp doğal gaz harcayarak buhar türbinleriyle de beraber kombine çevrim mantığında 1432 megavat elektrik elde edebiliyoruz. Gaz türbinlerinde ilk başta doğal gazı yaktıktan sonra gaz türbinine bağlı olan jeneratörde ilk elektriği üretiyoruz. Yaklaşık 240 megavat civarı. Daha sonra burada 558 derecede bir atık gazımız oluşuyor. Bu atık gazı da atık ısı kazanlarına göndererek suyu buhar haline dönüştürüyoruz. Üç basınç kademesinde en yüksek 120 bar basınçta buharı elde ederek onu buhar türbinlerine gönderiyoruz. Buhar türbinlerinde bir enerji daha üreterek toplamda 1432 megavata erişebiliyoruz.”
Göksoy, santralin kentin birçok noktasından görüldüğünü, Bursa halkının “baca” olarak bildiği yapıların aslında soğutma kuleleri olduğunu söyledi.
Bu kulelerin sistemde kullandıkları suyun soğutulmasında ve tekrar sisteme geri kazandırılmasında kullanıldığını belirten Göksoy, “Santralimizi çok çevreci bir santral olarak nitelendirebiliriz. Normal çevre mevzuatındaki sınırların aşağısındayız. Karbonmonoksit değerlerimiz normalde sınır 100 iken bizim normal işletme halinde bunun yüzde 1’i kadar. Azot oksit değerlerimizde de yasal limitlerin yarısını hiçbir zaman aşmamış durumdayız. Bu değerler çevrim içi olarak Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından da takip ediliyor. Tabii ki bununla yetinmiyoruz. Aynı zamanda dekarbonizasyon çalışmalarımıza devam ediyor, iklim anlaşmaları çerçevesinde bu değerleri de gün geçtikçe düşürmeye devam edeceğiz.” dedi.
“Üretim kapasitemiz yıllık yaklaşık 12 milyar kilovatsaat”
Göksoy, tesiste 298 personelin görev yaptığını dile getirerek şunları kaydetti:
“Santralimiz Avrupa’nın en büyük kombine çevrim santralleri arasında yer alıyor. Çoğu zaman elektrik tüketimi sezona göre değişmekle birlikte Bursa’nın hemen hemen bütün elektrik ihtiyacını karşılayabilmekteyiz. Türkiye’nin de dönemsel olarak yüzde 5’ine kadar elektrik tüketimini sadece bizim santralimiz karşılayabilmekte. Hane olarak da ortalama 1 milyon hanenin elektrik tüketimini karşılayabilecek durumdayız. Üretim kapasitemiz yıllık yaklaşık 12 milyar kilovatsaat. Pandemi koşullarında dahi 10 milyar kilovatsaatle üretim rekoruna imza attık.”
Santralin Türbin Bakım Servisi başmühendisi Selçuk Kocaman da santralin 6 noktasında elektrik üretimi yaptıklarını söyledi.
Santralde özellikle 2015 yılından bu yana yapılan optimizasyon çalışmalarıyla daha az doğal gaz tüketerek daha fazla elektrik üretmeyi başardıklarını ifade eden Kocaman, “Şu anda bulunduğumuz konum santralin ana kumanda odası. Sistemdeki bütün ekipmanların gözlemlenmesi ve gerektiğinde kumanda edilmesi bu bulunduğumuz noktada gerçekleştirilmektedir. Gerektiğinde bu noktadan sistemin her bir ekipmanı kumanda edilmektedir. Santralimizin ana kumandasında 7-24 vardiyalı bir şekilde her daim personelimiz görev yapmaktadır.” diye konuştu.
