Uluslararası Doktorlar Derneğince 10 Şubat’ta Kırıkhan Spor Tesisleri’nde kurulan çadırda birinci basamak sağlık hizmeti veren doktor ve hemşirelerden oluşan 7 kişilik ekip, her gün onlarca depremzedeye hizmet veriyor, tarama faaliyeti gerçekleştiriyor.
Konya’da aile hekimi olarak görev yapan ve yıllık izin alarak deprem bölgesine gelen Dr. Mehmet Coşkun, AA muhabirine, ilk depremi duyar duymaz gönüllü olduğunu söyledi.
İnsanların acılarını paylaşmaya ve hafifletmeye çalıştıklarını belirten Coşkun, “Elimizden geldiği kadar yardım etmeye çalışıyoruz. Tedaviye saat 08.00 civarında başlıyoruz ama genelde mesai bitimimizin saati belli olmuyor. Vatandaşımız böyle bir deprem sonrasında ne kadar çok ihtiyacı varsa gece saat 00.00 da olsa biz o ihtiyaçlarını karşılamaya çalışıyoruz.” dedi.
Coşkun, ilaç temininde bazı eczacı odalarından da destek aldıklarını ifade etti.
Deprem bölgesinde görev yapmanın ayrı bir duygu olduğunu vurgulayan Coşkun, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Biz ufacık bir ağrısını giderdiğimiz zaman hem çocuğunun hem kendisinin, müthiş derecede seviniyorlar. Bizi kendilerinden kabul ediyorlar. Geçen gün birisi, ‘Bu devlet benim, alnımdan öpülesi bir devlet’ dedi ve kalktı geldi benim alnımdan öptü öyle gitti. Yani bu kadar mutlu oluyorlar bizimle. Onların bir ağrısını, küçücük bir şey de olsa onu giderdiğiniz zaman en mutlu insan siz olursunuz. Hekim olarak hem hekimliğin doruk noktasına çıkıyorsunuz hem de o insanın bu ihtiyacını gidermiş oluyorsunuz.”
Coşkun, birer hafta dönüşümlü çalıştıklarını ve şu ana kadar 2 binden fazla kişiyi tedavi ettiklerini dile getirdi.
“İnsan burada yorulmuyor, çok enteresan”
İstanbul’dan gelen diyaliz merkezinde görevli Dr. Ersoy Ertunç da ilk günden bu yana sahada olmak istediğini ancak sıranın yeni kendisine geldiğini aktardı.
Birinci basamak sağlık hizmeti vermeye çalıştıklarını anlatan Ertunç, “Çocuk hasta bakıyoruz. Onların yanında olmak amaçlı. Daha çok şey yapmak isteriz ama inşallah en kısa sürede yaralar sarılır. İnsan burada yorulmuyor, çok enteresan. Mesela dün 200’e yakın hasta baktık, saat 23.00’e kadar. Hasta profili aynı ama hem gönüllü geldik hem de onların durumlarını bildiğimiz için biraz daha elimizden ne geliyorsa vermek için çabalıyoruz.” diye konuştu.
İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi 3’üncü sınıf öğrencisi Muhammed Selam Güçlü ise hocalarının yanında onlara yardımcı olmak için deprem bölgesine geldiğini belirtti.
Oğlunun bağışıklık tedavisi gördüğünü dile getiren Medine Bahar Gezer, “Şu an mutluluğum tarifi yok. Çünkü bu ilaç benim çocuğum için çok önemli. Çocuğum bağışıklığını ilaçla karşılıyor. Bu ilaç hayati ilaç olduğu için doktorlarıma nasıl teşekkür edeceğimi bilmiyorum. Bu önemli bir şeydi benim için.” ifadesini kullandı.