Ayyıldız, kalp yetmezliği yaşadığı 10 yıllık sürecin son bir ayında mide bulantısından yemek yiyemez, “ciğerlerinin kendisine yetmediğini” düşündüren nefes darlığından geceleri uyuyamaz hale geldi.
Sağlık sorunları nedeniyle başvurduğu Koşuyolu Yüksek İhtisas Eğitim ve Araştırma Hastanesinde son evre kalp yetmezliğine bağlı çoklu organ yetmezliği başlangıcı teşhis edilen Ayyıldız’a organ bulunana kadar kalbin kan pompalama görevini üstlenen “yapay kalp” cihazı takılmasına karar verildi.
Oğuzhan Ayyıldız, hamile eşinin yaklaşan doğumunda yanında olmak istediği için ameliyatını bir haftalığına ertelese de o gece rahatsızlanarak acile kaldırıldı. Sonrasında eşinin de doğum için hastaneye yatışı yapılan Ayyıldız, oğlunun dünyaya geldiği saatlerde ameliyata girdi. Eşi başka hastanede çocuğunu kucağına alırken, Ayyıldız’a da yapay kalp cihazı takıldı.
Ameliyat sonrası yoğun bakım odasındayken eşiyle görüntülü konuşarak oğlunu gören Ayyıldız, sırt çantasında taşıdığı yapay kalbinden aldığı destek ve evladının doğumunun verdiği mutlulukla adeta “yeniden doğmuş” gibi hissediyor.
“Bu yeniden doğmak, başka bir şey değil”
Oğuzhan Ayyıldız, AA muhabirine, doktorların kendisine yapay kalp cihazı takmayı önerdiklerini, ilk başta, cihazı bir çantada taşıyacağı için tereddüt yaşadığını ancak yaşam kalitesini artıracağını öğrenince ameliyatı kabul ettiğini söyledi.
Durumu ciddileştiği için Hastane Başhekimi Prof. Dr. Kaan Kırali tarafından aynı gün hastaneye yatışına karar verildiğini aktaran Ayyıldız, süreci şöyle anlattı:
“Üç gün sonra eşim doğum yapacaktı. ‘Eşim doğum yaptıktan sonra bu operasyonu yapalım. Bana bir hafta müsaade edin.’ dedim. Eve gittim. Çocuğum doğacak diye mutluydum. Ancak gece rahatsızlandım, sabah apar topar acile geldik ve yatışım yapıldı. Ben ameliyat olduğum anda eşim başka bir hastanede doğuma girdi. Oğlumla beraber yeniden dünyaya gelmiş gibi oldum. Oğlum 6 aylık. Yeni yaşımda, ben de 6 aylık olduğumu düşünüyorum. Ameliyattan çıktıktan sonra eşimle görüntülü konuştum. Çok başka bir his, bu anlatılmaz.”
Ayyıldız, yapay kalp cihazı takıldıktan sonra yaşadığı hissiyatı, “Bu yeniden doğmak, başka bir şey değil.” ifadesiyle tanımlayarak, organ nakli sırasında bulunsa bile Türkiye’de kadavradan organ bağışı yeterli düzeyde olmadığı için nakil beklerken cihazın faydalı bir süreç sağladığını kaydetti.
Yapay kalbi artık onun bir parçası
Yapay kalp takılmadan önce çok zorlandığını, merdiven çıkamadığını, eğilip ayakkabılarını bile bağlayamadığını, geceleri uykularının bölündüğünü aktaran Ayyıldız, ameliyat sonrasında bütün sorunlarının geçtiğini dile getirdi.
Oğuzhan Ayyıldız, cihaz takıldıktan sonraki hayatında değişen en önemli şeyin rahat nefes alabilmek ve yemek yiyebilmek olduğunu belirterek, “Ameliyat olalı 6 ay oldu. Kendimi çok iyi hissediyorum. Merdivenleri, yokuşu rahat çıkabiliyorum. Günlük yürüyüşlerimi sürekli yapıyorum.” ifadelerini kullandı.
Enfeksiyon riskini önlemek için kablo çıkış yerine günlük pansuman yaptıklarını anlatan Ayyıldız, bunun dışında ortalama 5 kilogram ağırlığındaki cihazı bir çantayla taşıdığını, ancak buna da vücudun zamanla alıştığını söyledi.
Ayyıldız, vücuda çapraz takılarak taşınabilecek bir bel çantasında korunan cihazı, taşımasını kolaylaştırmak için sırt çantasına koyduğunu, yürüyüşlerinde, gündelik yaşamında yapay kalbini sırtında taşıdığını, ancak iş yerinde ve evdeyken bel çantasını kullandığını anlattı.
İlk başlarda, vücudundan çıkan kablonun takılıp, kopabileceğine dair tedirginlikler yaşadığını ancak buna da bir süre sonra psikolojik açıdan alıştığını belirten Ayyıldız, “Benim bir parçam gibi oldu.” dedi.
“Şu an kalp nakli bekliyor”
Ayyıldız’ın ameliyatını gerçekleştiren Kalp ve Damar Cerrahisi Eğitim Görevlisi Doç. Dr. Tanıl Özer, yapay kalbin, tıpta “kalp destek sistemi” olarak adlandırıldığını söyledi.
Özer, cihazı, özellikle genişlemiş kalp boşluğu olan, efor kapasitesi ciddi anlamda azalan, vücudu su toplayan, aşırı ödeme bağlı nefes darlığı yaşayan ve hastaneden artık kurtulamayan kalp yetmezliği hastalarında kullandıklarını aktardı.
Bu hastalarda kasılma gücü ciddi anlamda azaldığı için pompalama yeteneğinin kalp tarafından sağlanamadığını belirten Özer, bu aşamada kalbe taktıkları cihazın vücudun kan devridaimine destek olduğunu dile getirdi.
Doç. Dr. Tanıl Özer, nihai çözümün kalp nakli olduğunu ancak yaş, vücut kondisyonu gibi belli nedenlerden dolayı artık kalp nakli yapamayacakları hastalarda sonuç tedavi olarak da bu sistemin tercih edilebildiğini söyledi. Özer, cihazın, hastaların performansına önemli katkısı olduğunu, beklenen yaşam süresini ciddi anlamda uzattığını ifade etti.
Yapay kalp cihazı taktıkları Oğuzhan Ayyıldız’ın hikayesinden bahseden Özer, kendilerine nefes darlığı, bulantı, kusma gibi şikayetlerle başvuran hastada kalbin vücudun dolaşım tedarikini sağlayamadığı bir tabloyla karşılaştıklarını anlattı.
Özer, hastasının eşi doğum yapacağı için ameliyatını biraz bekletmek istediğini ancak bu tarz rahatsızlıklar çok dalgalı seyrettiği için vücudunun ona izin vermediğini, bu nedenle hemen cihazın takıldığını kaydetti.
Cihazı eylül ayında taktıklarını aktaran Özer, Ayyıldız’ın sağlık durumuna ilişkin, “Gayet sağlıklı görünüyor. Çantasının dışında kendi söylemediği sürece anlamayabilirsiniz. Yaşı, fiziki kondisyonu gereği onun için nihai tedavi kalp naklidir. O da şu an kalp naklini bekliyor. Oğuzhan bey iyi sonuç aldığımız hastalarımızdan.” bilgisini verdi.