Harita Yüzbaşı İlhan Durupınar, 1959 yılında Harita Genel Komutanlığında bölge haritalarını oluşturmak için hava fotoğrafları üzerinde çalışma yaparken Ağrı Dağı’nın Telçeker köyü yakınlarında bulunan ve Nuh’un Gemisi’ne ait kalıntıların olduğu iddia edilen alanı keşfetti.
Bugüne kadar yapılan araştırmalarda bilim insanlarının nerede olduğu konusunda üzerinde uzlaşamadığı bölge, asırlardır gizemini korumaya devam ediyor.
Nuh’un Gemisi ile ilgili Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi (AİÇÜ) tarafından yerli ve yabancı bilim insanlarının katılımıyla bugüne kadar 7 sempozyum düzenlendi. Bölgeye yılın her dönemi yerli ve yabancı turistlerin ziyareti de sürüyor.
AİÇÜ Fen Edebiyat Fakültesi Coğrafya Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Faruk Kaya, AA muhabirine, bölgede bugüne kadar Nuh’un Gemisi ile ilgili birçok bilimsel çalışmanın yapıldığını, bunların sürdürülmesi gerektiğini söyledi.
%2FAA-32546727.jpg)
İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) ile 2022 yılında bir proje başlattıklarını belirten Kaya, şöyle devam etti:
“Bu proje kapsamında 2 üniversiteden akademisyenlerin oluşturduğu bir komisyon olarak burada çalışmalar yaptık. Buradan aldığımız numuneleri İstanbul Teknik Üniversitesinin laboratuvarlarında inceletiyoruz. Bu çalışmanın kısmi sonuçları biraz çıktı ve bazı yaşlandırma çalışmaları yapıldı. Burada insan yaşamının milattan önce 5 bin ile 3 bin 500 yılları arasında olduğu düşünülmektedir. Farklı jeolojik dönemlere ait malzemelerin olduğuyla ilgili bulgular ortaya çıktı ancak henüz bu çalışmalarımız neticelenmedi. Bu uzun soluklu bir çalışma olacak.”
Kaya, Hazreti Nuh’un bütün inançlar tarafından kabul edilen bir peygamber olduğunu ve bundan dolayı bölgeye dünyanın her yerinden çok yoğun bir ilginin olduğunu anlattı.
%2FAA-32546729.jpg)
“Buradaki bir taşın yeri bile çok önemli”
Gemiye ait olduğuna inanılan yapıya rastgele ziyaretler yapıldığını ve buranın koruma altına alınması gerektiğine dikkati çeken Kaya, şunları kaydetti:
“Buradaki bir taşın yeri bile çok önemlidir. Hiçbir şeyin yerinden oynatılmaması gerekiyor. Bunların hepsinin tek tek bilimsel olarak araştırılması gerekiyor. Maalesef bu çok önemli bir problem. Bir diğer problem de her sefer söylediğimiz gibi burası çok ciddi bir heyelan tehdidi altındadır. Özellikle ilkbahar aylarında yağışların ardından su seviyeleri yükselmekte ve silüetin hem sağından hem solundan ciddi bir aşınma meydana gelmektedir. Bununla ilgili ciddi önlemler alınmazsa kısa sürede belki de bu silüet bu orijinal şeklini kaybedecektir.”
Ziyarete gelenlerin gelişigüzel bir şekilde alanda gezmelerinin faydadan çok zarar sağladığını belirten Kaya, bazı bilim insanlarının, Tevrat ve İncil’de belirtilen Hz. Nuh’un Gemisi’yle Telçeker köyündeki yapının aynı ölçülerde olduğuna dair bilimsel çalışmalar olduğunu ifade etti.
“Yurt dışındaki insanlar burayı çok merak ediyor”
ABD’li turizmci Andres Jones ise yabancı ülkelerden bölgeye gezi turları düzenlediğini belirterek, şunları kaydetti:
“Türkiye’deki yerli turistlerden sonra Amerikalı ve Avrupalılar buraya çok geliyor. Asya ülkelerinden daha az ziyaretçi geliyor ama son zamanlarda onlarda da artışlar oluyor. Yurt dışındaki insanlar burayı çok merak ediyor. Herkesi Doğubayazıt’a gelmeye davet ediyorum. Gelip bu yapıyı ve doğayı görsünler.”
