İşgal altındaki Filistin topraklarında insani yardım gönüllüsü olarak bulunan İngiliz vatandaşı Christine Drake, Filistin-İsrail çatışmasının “hukuksuz bir işgal”den kaynaklandığı, ancak uluslararası medyanın İsrail’in söylemini benimseyerek bunu çarpıttığını söyledi.
İsrail ordusunun abluka altındaki Gazze‘ye yönelik kanlı saldırıları 8. gününde devam ediyor.
İşgal altındaki Batı Şeria kentlerindeki Filistinliler ise günlerdir, İsrail ordusunun engellerine, yol kapatmalarına ve gerçek mermi kullanarak müdahale etmesine rağmen Gazze’ye destek için sokaklara çıkıyor.
Diğer Batı Şeria kentlerindeki gibi Ramallah şehrinin girişinde de İsrail güçleri konuşlanmış durumdayken, buna karşı binlerce Filistinli lastik yakarak ve taş atarak İsrail güçlerine karşı koymaya çalışıyor.
Batı Şeria genelinde yaşanan bu olaylarda İsrail askerlerinin gerçek mermiyle ateş açması sonucu son 24 saatte 17 Filistinli hayatını kaybetti, onlarcası yaralandı.
Bu şiddet sarmalının ortasında ise tüm tehlikelere ve ilerleyen yaşına rağmen Filistinliler ile yan yana duran yaşlı bir İngiliz kadın dikkati çekiyor.
“Filistin’deki durum hukuksuz bir işgaldir”
Christine Drake, Filistin’i 45 yıldır desteklediğini ve 8 yıldır gönüllü olarak Filistin’e gelip gittiğini söyledi.
AA muhabirine konuşan Drake, yine gönüllü olarak Ramallah’ta bulunduğu sırada “Gazze-İsrail savaşı” başladığını belirtti.
Hissettiği yakınlıktan dolayı Filistinlilerin yanında olduğunu göstermek için Ramallah’taki Gazze ile dayanışma gösterilerine katıldığını dile getiren Drake, “Filistin’deki durum genel olarak hukuksuz bir işgaldir. Hiçbir hakları yok, adalet yok, sivil özgürlükleri yok. İfade özgürlüğüne sahip değiller. Hiçbir şeyleri yok. Burası acımasız ve tehlikeli bir yer ve Filistinlilerin hayatları her gün yasa dışı bir işgalcinin aldığı kararlarla değişiyor.” dedi.
“Uluslararası medya İsrail hükümetinin kuklası”
İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarında uluslararası medyanın rolünü eleştiren Drake, şunları söyledi:
“Uluslararası medya, İsrail hükümetinin kuklasıdır. Onlar (İsrail) ne söyletmek istiyorsa uluslararası medya onu söyleyecektir. Bunun gerçek dünyayla hiçbir ilgisi yok çünkü gerçek bu değil. Gerçek şu ki buranın adı Filistin’dir ve Filistinlilerin yaşadığı yer burasıdır.”
Gazze Şeridi dahil Filistin’deki sorunun ana kaynağı olarak, ülkesi İngiltere’nin 20. yüzyılda bölgedeki işgal ve hegemonyasına işaret eden İngiliz gönüllü, şöyle devam etti:
“Geldiğim ülke (İngiltere), bu ülkenin topraklarını burada hiçbir hakkı olmayan insanlara verdi. O zamandan beri bu toprakların giderek daha fazlasını çalıyorlar. Yani neredeyse hiç toprakları kalmadı. Bu kabul edilemez. İsrail hükümetini destekleyen dünya hükümetleri yalancı, katil ve hırsızdan başka bir şey değildir.
Şu anda Gazze’de yaptıkları, bir insan olarak kalbimi acıtıyor. Bu zalimce ve kötü bir şey ve kimse onları durdurmak için hiçbir şey yapmıyor. Filistinliler adına gerçekten kızgınım çünkü buraya geldiğim süre boyunca bana nezaketten başka bir şey göstermediler, benimle ilgilendiler ve bana baktılar. Filistinliler böyle insanlardır. Bu kötülüğün hiçbirini hak etmiyorlar.”
İngiltere bugünkü durumun yaşanması için “çarkları harekete geçirmişti”
İngiltere’den geldiğini hatırlatan Drake, “Bunu başlatan ülkeden geliyorum. İsrail’e toprak verdiklerinde şu an yaşanan durumun gerçekleşmesi için çarkları harekete geçirmişlerdi.” ifadelerini kullandı.
İsrail’in söylemlerini eleştiren Drake, “İsrail asla dürüst olmayacak. Her zaman yalan söyleyecek, her zaman hile yapacak ve her zaman çalacak. İsrail bunu 75 yıldır yapıyor ve Filistinliler bunun acısını çekiyor. Bu doğru değil. ABD hükümetinin ya da Britanya’daki hükümetimin ne dediği umurumda değil.” değerlendirmesinde bulundu.
Filistinlileri çok sevdiğini ve onlar için sadece iyilik dilediğini anlatan İngiliz kadın, “Dünyanın ise onlara neden yüz çevirdiğini bilmiyorum, bunu anlayamıyorum.” şeklinde konuştu.
İsrail-Filistin çatışması
Hamas’ın silahlı kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları, 7 Ekim sabahı İsrail’e “Aksa Tufanı” adıyla kapsamlı saldırı başlatmıştı.
Gazze’den İsrail yönüne binlerce roket atılırken, Filistinli silahlı gruplar Gazze-İsrail sınırındaki Beyt Hanun-Erez Sınır Kapısı’na baskın düzenleyerek burayı ele geçirmişti.
Silahlı gruplar daha sonra buradan İsrail içindeki yerleşim yerlerine girmiş, İsrail ordusu da onlarca savaş uçağıyla Gazze Şeridi’ne saldırı başlatmıştı.
Gazze’den düzenlenen saldırılarda 1300 İsraillinin öldüğü, 3 bin 436 İsraillinin yaralandığı aktarılmıştı.
Filistin Sağlık Bakanlığı, İsrail’in saldırılarında Gazze’de 724’ü çocuk, 458’i kadın 2 bin 215 kişinin öldüğünü, 8 bin 714 kişinin yaralandığını duyurmuştu.
Batı Şeria’da da İsrail güçlerinin ve Yahudi yerleşimcilerin saldırılarında 54 Filistinlinin öldüğü, yaklaşık 619 kişinin yaralandığı belirtilmişti.
Ayrıca İsrail’in saldırılarında Gazze’de 9, Lübnan’da ise 1 gazeteci yaşamını yitirmişti.