Çeşitli firmalara promosyon ürün hizmeti sunan ve 2010 sonlarından itibaren termos ithal etmeye başlayan Kurt, pazar payı her geçen gün büyüyen ürünün imalatı için fabrika kurdu.
Acıgöl Organize Sanayi Bölgesi’nde 5 bin metrekaresi kapalı 10 bin metrekare alanda 3 ay önce üretime başlayan Kurt, yurt içi piyasasında talebi karşılarken yıl başından itibaren de ürünlerini ihraç etmeyi hedefliyor.
Fabrikada istihdam edilen 34 işçi, rulo halinde gelen paslanmaz çeliği işleyerek farklı tasarımlarda tüketicinin kullanımına hazır termoslara dönüştürüyor.
Kurt, AA muhabirine, özellikle Kovid-19 salgınıyla mücadele döneminin ardından insanların kişisel ürünlere rağbet göstermeye başladığını, ofis, araç ve diğer alanlarda termos kullanımının yaygınlaştığını belirtti.
Yurt dışından ithal edilen termos yerine ülke ekonomisine katkı için yerli üretime yöneldiklerini vurgulayan Kurt, “Özellikle son 10 yıldır çok yoğun termos ithal ediyorduk. Bu rakam yıllık 1 milyon adete yakındı. İthalatın önüne geçmek için çalışmaya başladık. Hedefimiz öncelikle yurt içindeki pazarımızı korumak. 2024 yılı başında üretim kapasitemizi daha da artırarak ihracat yapan bir firma haline gelmek istiyoruz. Ekibimizi deneyimli elemanlardan kurduk.” dedi.
“Yılbaşından itibaren 120 kişiye istihdam sağlanacak”
Kaliteli, özgün tasarımı ve üretim malzemeleri ile çevreye duyarlı ürün ortaya çıkarmanın gururunu yaşadıklarını aktaran Kurt, şöyle konuştu:
“13 yıl önce Çin’e gittiğimde promosyon ürünleri ithal etmeye başladım. Daha sonra oradan termos getirme fikri doğdu. 1000 termos getirip denemek istedik. Sonra baktık talep var, 100 bin termos getirmeye başladık. Türkiye’de birçok kuruma termos veriyoruz. Türkiye’de yerli üretim yapabilir miyiz diye düşündük, üniversitedeki hocalarla proje geliştirdik. Proje kapsamında farklı modeller, çevreye duyarlı termoslar tasarlandı, üç yıllık fizibilitenin ardından tesisimizi kurduk.”
Kurt, şu anda fabrikada 34 kişinin çalıştığını ancak yılbaşına kadar üç vardiyaya dönüp 120 kişiye istihdam sağlanacağını anlatarak, şu ifadeleri kullandı:
“Belki 30 kez Çin’e gittim. Çin’de kimi görsem hem arabasında hem elinde bir termos veya paslanmaz çelik matara mevcuttu. Pandeminin insanlar üzerindeki etkisiyle artık kişisel ürün kullanımı yaygınlaştı. Bu da termos pazarını genişletti. Biz de en iyisi üretim ve istihdam diyerek yola çıktık. ‘Bunu biz de üretebiliriz ve piyasaya sürebiliriz’ mottosuyla hareket ettik. Artık, Çin’den getirdiğim ürünlerin yerine burada yüzde 100 yerli termos üretiyorum.”
